Türkiye’nin Ünlü Finans Analisti İslam Memiş, Malkara TSO Üyeleriyle Buluştu

Malkara TSO Toplantı Salonu’nda düzenlenen seminere; Malkara TSO Yönetim Kurulu Başkanı Tevfik Yamanoğlu, Genel Sekreter Sinan Beşer ile Malkara TSO üyesi çeşitli iş kollarında faaliyet gösteren firma sahipleri ve temsilcileri ile basın mensupları katıldılar.

Düzenlenen seminerin açılışında konuşan Malkara TSO Yönetim Kurulu Başkanı Tevfik Yamanoğlu şunları söyledi:

“Sayın üyelerimiz, saygıdeğer daire müdürlerim, değerli oda çalışanlarımız, saygıdeğer basın mensuplarımız, hoş geldiniz, şeref verdiniz. Bu güzel organizasyonda, bu güzel topluluğu ağırlamaktan son derece memnun olduğumu belirtmek isterim. Göreve geldiğimiz günden bugüne iş dünyamızın sorunlarını, tüm yetkili kurumlara aktarmak için mücadele ediyoruz. Bu bağlamda Aralık ayı içerisinde üyelerimizle istişare toplantıları düzenledik. Sorunlarını, beklentilerini ve şikayetlerini dinledik. Çıktıları bir rapor haline getirip, başta sayın Valimiz, Milletvekillerimiz ve değerli başkanımız Rifat Hisarcıklıoğlu’na ilettik” diyerek ilgili konulara dair gerçekleştirdikleri temaslara dair bilgiler verdi.

Yamanoğlu; “Bildiğiniz üzere hepimizin 1 numaralı gündemi ekonomi ve ekonomideki belirsizlikler. Yönetim Kurulundaki arkadaşlarımla birlikte üyelerimizin ekonomik gelecekle ilgili kafasındaki bazı sorulara ışık tutması amacıyla bir seminer düzenlemeye karar verdik. İşte bu noktada değerli hocamıza davetimizi ilettik. Kendisi de bizi kırmayarak davetimi kabul ettiler. Yönetim Kurulumuza, Meclis Üyelerimize, oda personelimize ve kıymetli hocamıza teşekkürlerimi sunmak isterim. Bugün değerli Finans Analisti İslam Memiş hocamız, ekonomik gelecekle ilgili değerli tecrübe ve görüşlerini bizlerle paylaşacak. Üyeyle temas içinde olan, onların sorunların eğilen bir oda anlayışı çerçevesinde daha etkin bir Ticaret ve Sanayi Odası inşa etmeye çalışıyoruz. Sözlerime son verirken, sizleri Malkara TSO ve şahsım adına selamlıyor, toplantımızın verimli geçmesini temenni ediyorum” dedi.

Daha sonra kürsüye gelen Finans Analisti ve Para Piyasaları Yorumcusu İslam Memiş, 2024’de Türkiye Ekonomisini Neler Bekliyor?, Ekonomi Yönetimi Neyi Hedefliyor?, Yeni Dünya Sistemi Ticareti Nasıl Şekillenecek?, Para Piyasalarında Yön Ne Olacak? konu başlıkları altında katılımcılara bilgiler verdi.

6 Şubat depremlerinin Türkiye ekonomisine ciddi bir tahribatı olduğunu söyleyen İslam Memiş; “Türkiye son 3 yılda yapmış olduğu politikalarda kendine bir alan belirledi. Özellikle Türkiye’nin kırılma noktası 11 vilayeti kapsayan büyük bir deprem felaketiyle karşımıza çıktı. 11 vilayeti kapsayan bu deprem felaketi Türkiye ekonomisine resmi rakam olarak 205 milyar dolar gibi bir zarara neden olurken, dolaylı olarak baktığınız zamanda yaklaşık 450 milyar dolar civarında bir zarara neden olduğunu ben söylüyorum. Orayı yeniden inşa etmek, fabrikaları yeniden açmak, o borçları tekrar normalleştirmek anlatıldığı gibi kolay işler değildir. Bugün Türkiye’nin deprem bölgesine yaptığı konut teslimlerini gördük Şubat ayı içerisinde ama hayat normale döndü diye bir şey yok. Bu zamanla normale dönecek bir durum. Kişisel tahminim en az 5 yılı alır bu bölgelerin normale dönmesi ve Türkiye ekonomisinde ciddi bir tahribata neden olacaktır” dedi.

Türkiye’nin ekonomi yönetimini değerlendiren İslam Memiş; “Genel Seçimlerin ardından yeni ekonomi yönetimi olarak Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek ve Merkez Bankası Başkanı olarak Gaye Hanım atandı. Herkes bir sihirli değnek bekliyordu. Hem psikolojik alamda, ekonomik anlamda zorlu bir süreç geçiriyorduk. Sihirli değnek değecek ve Türkiye ekonomisi hemen 1 haftada normalleşecek diye süreç beklenirken ilk faiz kararı 26 Haziran tarihinde ilk faiz kararı açıklandı. Yaptıkları tek bir şey vardı, faizi arttırmak. 600 baz puanlık bir faiz artırımı geldi. 2 yıl boyunca baskılanan dolar kurunun önündeki set bir anda kaldırıldı ve Dolar 28 lira seviyesinde soluğu aldı. Bugün de 31 lira seviyesine yaklaştı. Muhtemelen Şubat ayında 31 lira seviyesini görürüz. Bu ekipleşme ve kadrolaşmaya baktığınızda, Sayın Şimşek’in misyonu, vizyonu ve karakterini ben çok iyi biliyorum. Kesinlikle sıfır tavizli, bürokrat bir insan. Hazine ve Maliye Bakanlığı, diğer atanmış bakanlar gibi siyasetten gelmeyen popülizm yapmayan, teknikçi olduğu için sıfır tavizli bir politika izledi. Buradaki uygulamış olduğu sıkılaştırma politikasıyla birlikte biz o sancılı süreci hissetmeye başladık. Şu anda o sancılı sürecin tam göbeğindeyiz. En az 1 yıla ihtiyaç var. Rakamlara baktığımızda bugün resmi tarafta açıklanan yüzde 67-68’lik enflasyon rakamının gerçek hissedilme oranını insanlar biraz daha hissediyor” diye konuştu.

Dünyada ciddi bir enflasyon olduğunu ancak gerçek rakamların açıklanmadığını söyleyen İslam Memiş; “Ama gerçek olan şu; dünyada hiçbir ülkede özellikle 2020 yılı itibariyle açıklanmıyor arkadaşlar. Bugün gerçek rakamlar açıklanırsa dünyada, bütün gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerde büyük bir toplumsal kaos olur. Bizim toplum olarak, ülke olarak şöyle bir avantajımız var; biz Türk milleti olarak devletine sahip çıkan, saygı duyan, biraz daha elimizdekiyle şükretmeyi bile, daha muhafazakar, devletine çok sadık olan bir toplumuz. Avrupa ülkelerini görüyoruz, en ufak şeyde ayaklanmalar, çatışmalar meydana geliyor. Şu anda Hollanda’da, Fransa’da çiftçilerin eylemleri var, sık sık görüyorsunuz sosyal medyada. Yolları kapatıyorlar, kuruluşlara tezek atıyorlar, ortalığı yıkıp yakıyorlar. Geçen yıl NATO önderliğinde birçok ülke sadece toplumsal ayaklanmaları bastırmak için ciddi askeri hazırlıklar yaptılar. Ve bunlar hala devam ediyor, bitmedi. Sokak eylemleriyle alakalı dünyada askeri bir hazırlık var. Bu bize şunu gösteriyor; aslında Türkiye olarak değil dünyanın da iyi bir yere gitmediğini gösteriyor. İnsanları karamsarlığa ittiğiniz zaman sosyal doku bir anda bozulur, toplumsal olaylar bir anda artar. Dolayısıyla herkese umut vermek zorundasınız ve sabrı tavsiye etmek durumundasınız. Şu anda yapılan da bu. Sabır, sakin, olacak… Sabır derken yaklaşık 3 yıldır bekliyoruz. Sakin derken zaten sakin bir toplumuz, hiçbir zaman eleştirmiyoruz. Dolar kuru bugünkü seviyesiyle 31 lira seviyesine yakın bir yerlerde. Ama büyük olasılıkla yıl ortalarında 40 lira seviyelerini işaret ediyor. Bunu rakamlar söylüyor” dedi.

Önceki yönetimlerin uyguladığı faiz politikası ve KKM’ye de değinen İslam Memiş; “Peki bu seviyeyi gördüğü zaman yüzde 36 enflasyon nasıl geçecek? Normal standartlarda 2023 yılında herkes faiz indirirken biz de indirse miydik acaba? Hep tersini yapmak yerine normalini yapsak acaba bugünleri yaşamaz mıydık? Bence yaşamazdık. Her şeyin normali bence iyi bir şeydir. Biz çünkü normalin dışına çıktık. Ben size kelime oyunu yapabilirim, diyebilirim ki; bu faizler çıkmayacak kardeşim. Tamam çıkarma. Sonuçta bir bütçe, faiz çıkardığın zaman bütçeden gidecek. O zaman diyorsun ki ben faiz çıkarmadım ama oradaki ödeyeceğim parayı KKM’den verdim. Ne anladım bu işten? Aynı kapı… Ben ülkeye maliyetine bakarım. Oradan vermedin ama buradan verdin. Sonuca baktığın zaman verdin. Rezervlere baktığında da ciddi bir erime gördük. Bu hepimize yansıdı. KKM’ye girip de gelir elde eden kişilerin kazançları o kişinin değil. Ben verdim, sen verdin, emekli, asgari ücretli verdi. Peki bundan sonraki süreçlerde ne olacak? Çocuğunuz 3 sene önce diyordu ki baba niye çalışıyorsun ki? Git Bitcoin al. Bugün de diyor ki baba git faize yüzde 40 veriyor diyor. Burada şimdi yeni dünya sisteminin nasıl tıkır tıkır çalıştığına bir kez daha uyanalım. Yeni dünya sistemi insanlara yem atıyor. Çalışma, otur, faizle geçin, diyor” diye konuştu.

Bankacılık sektörünün gidişatıyla ilgili olarak ise İslam Memiş; “Parayla alakalı, ekonomiyle alakalı yeniden dizayn edilen bir dünya var karşımızda. Bankacılık sistemi artık dijital banklara dönüşüyor. Dijital bankalar 2023 yılında yetkin faaliyet belgelerini aldı. Dijital bankalar, katılım bankaları statüsünde hizmet veren bankalar. Türkiye’de faaliyet gösteren bir bankanın 25 bin çalışanı var. Dijital bankacılık sistemi geldi ve faaliyete girdi. Dijital bankalar kaç kişiyle hizmet verecek biliyor musunuz? 100 kişiyle… Diğerlerine geçmiş olsun. Dijital bankacılıkta, şube dediğiniz bir sistem göremeyeceksiniz. Her şeyinizi internet üzerinden yapacaksınız. Artık size insanlar değil, yapay zeka cevap verecek. Sizlere tavsiyem; kendinize en uygun gördüğünüz dijital bankalarda şimdiden hesap açın, uygulamaları öğrenin. Kredi kartlarıyla alakalı süreç yavaş yavaş artık 2030 yılında sonlanıyor. 6 yıl içerisinde kredi kartı denen bir kart kullanımda olmayacak. Avrupa’da en çok ATM ve kredi kartı kullanan ilk 3 ülke arasında Türkiye var. Hem harcamayı çok seviyoruz, hem de ekonomik şartlardan dolayı kredi kartıyla geçinen bir ülke konumuna geldik. Artık bundan sonraki süreçte dijital şifrelerle alışverişlerimize devam edeceğiz. Tavsiyem şu; ne kadar çok kredi kartınız varsa şimdiden minimum sayıya indirin. Kredi kartlarında düzenleme geliyor. Şu 3 maddeden oluşacak; taksit sınırlandırması, faiz oranıyla tüketimi sınırlamak, kişiye göre kredi limiti belirleme. Yakında bu da ekonomi yönetimi tarafından kamuoyuna açıklanacak. Konut sektörüyle alakalı, İstanbul adaylarından biri olan Murat Kurum şu cümleyi kullandı; “Biz yaklaşık 100 bin konut üreteceğiz ancak alamayanlara kiralayacağız.” Yeni dünya sisteminde mülkiyetsiz bir toplum planlandığı için bu önümüzdeki 6 yıl içerisinde uzun vadeli kira kontratları göreceksiniz. Bu kontratlar sayesinde kiracı-mal sahibi kavgalarını göremeyeceksiniz. Uzun vadeli kira kontratları konusunda da yavaş yavaş hazırlık yapmak gerektiğini düşünüyorum” dedi.

Yenidünya düzeninin fiziksel ekonomik varlıklara izin vermek istemediğini belirten İslam Memiş; “2023 yılında 0.25 gram, yarım gram altını yasakladılar. Yeni bir dizayn var. Türkiye’de yarım gram altını kim alıyor? 1 gramı alamayan, fakir adam alıyor. Düğüne gidecek adam alıyor. Örf, adet, gelenekler diyor ki, ben altını takı olarak kullanıyorum. Soru şu, bugün 0.25 gram, yarım gram altını yasaklayan, 2024 yılında 1 gramı yasaklamayacağını, 2025’te 2 gramı, 2026’da 10 gramı yasaklamayacağının garantisini bana nasıl verebilir? Güven gitti bir kere. Bu insanlar pazardan arttırdığı parayla 0.25 gram, yarım gram altın alıp, yarın öbür gün gün çocuğum evlenecek, kenarda 3-5 kuruş param olsun derken, sistem diyor ki; altın üzerinden kimsenin fiziki birikim yapmasını istemiyor. Niye? Çünkü ben sistemdeki paraları her zaman kontrol edebiliyorum, görebiliyorum, istediğim gibi sana kuralları belirleyebiliyorum. Ama fiziki varlıklara ya da yastık altındaki varlıklara müdahale edemiyor. Nerede olduğunu, ne kadar olduğunu bilmiyor. Böyle bir sistematik bir savaş var şu an dünyada. Böyle bir savaşla birlikte nakitsiz bir toplum, yasal bir soygun sürecinde olduğumuzu ben özellikle belirtmek isterim. Bugünkü ekonomik koşullarda bütün merkez bankaları hep beraber aynı ağızdan, bu enflasyon süreci geçecek, her şey normalleşecek diyorsa, merkez bankaları aynı anda aynı hamleyi yapıyorsa, siz büyük bir tezgahın içindesiniz. ABD’si, Avrupa’sı herkes aynı ağızdan lafta enflasyonu düşürüyor. Ama sonuca baktığınız zaman yarın sabah ekonomi nereye gidecek ciddi bir belirsizlik ve endişe var. Size tavsiyem toz pembe hayaller görmeyin, önünüzü görmeden yatırımlar yapmayın. Bu sancılı süreç devam edecek. Bu süreçte yapılması gereken tek şey var, önümüzü görene kadar mevcudu korumak” diye konuştu.

 İslam Memiş, konuşmasının ardından katılımcıların çeşitli ekonomi konularına yönelik sorularını yanıtlarken, 2024 yılında yatırım tavsiyesi olarak Euro’yu işaret etti.

Seminerin ardından Malkara TSO Yönetim Kurulu Başkanı Tevfik Yamanoğlu, Finans Analisti İslam Memiş’e bir hediye takdim ederken, İslam Memiş de kitabı “Şifre”yi katılımcılar için imzalayarak günün anısına hatıra fotoğrafları çektirdi.